Müzik ile içiçe coşkulu,

yaşamınızın her anında dünyadaki tüm enstrümanların birarada çalındığını hissettiğiniz ,

rengarenk bir yıl diliyorum...


Rusya Jazz 'a Doydu...

Rusya - St. Petersburg'da düzenlenen sanat günleri çerçevesinde özel bir dinleti sunan Kerem Görsev tüm dinleyenlerini kendisine hayran bıraktı...
Dinleyicilerin dinleti sonrası yorumları ise şöyle idi:
-Türkiye'de bu kadar başarılı Jazz sanatçılarının olduğunu bilmiyorduk...
-Tek kelime ile harika idi.
-Dinlediğim en harika Jazz konseriydi..
Yorumlar ne kadar da onur verici...
Türkiye'de de Jazz müziğin önemli bir yere gelmesinde ve herşeyden önemlisi sevilmesinde çok yüksek payı olan Sayın Kerem Görsev'i biz de başarısından dolayı tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyoruz...

Jazz Blues...

Bu tür, caz ve blues karışımından oluşan bir türdür. Bu tür, aynı zamanda geleneksel blues tarzından daha çok, caz tarzında 12 bar blues stilinin ezgilerini kapsar.

Caz repartuarında aşırı derecede basit öyle ezgiler vardır ki; blues müziği cazın gelişiminde büyük bir etkiye sahiptir (öyle ki; akor gelişiminde caz sanatçıları, blues'dan bir çok biçimsel tüyolar ödünç almıştır: mavi notalar, melodilerdeki blues-like ibresi ve blues riffleri gibi..).

Jazz Blues genellikle biraz karmaşık bir özelliktir. - ya da başka bir deyişle - geleneksel blues'dan daha çok uyumun sağlanması olayıdır.

Caz müzisyenlerinin başardıkları ana yollardan biride, akorları değiştirerek kullanmak: Orjinal dizideki bir akor, yine aynı duygu ve fonksiyondaki bir ya da birden çok akor ile değiştirilir.

Bunun önemli bir örneği; olağan blues dizelerinin neredeyse her zaman tipik caz cycle-of-fifths dizinleri ile değiştirildiği dokuzuncu ve onuncu barlarda meydana gelir.

Caz'ın bu formunu söyleyebilen en bilindik sanatçı, Billie Holiday'dir.

Jazz Blues tarzı aynı zamanda yazılabilecek en zor parçadır, eğer onu bir müzik oluşlumunda kullanacaksanız.

Belli Başlı Temsilcileri :

Louis Armstrong

Jimi Hendrix

The Doors

Charlie Parker

Charlie Parker

Eric Clapton

Kaynaklar :Erhan Ösüm ve vikipedia özgür ansiklopedi.

CaZ GüNDeM İsTaNbUl....

New York'ta okuyan Amerikalı öğrenciler ve İstanbul'da okuyan Türk öğrenciler video konferans yoluyla aynı anda Amerikalı Caz Grubu Maurice Brown Effect ve Klarnet sanatçısı Selim Sesler ve müzik grubunu dinledi.

Etkinlik, Weill Müzik Enstitüsü tarafından yürütülmekte olan kültürel değişim programı “Küresel Karşılaşmalar” kapsamında gerçekleşti.

Öğrencilerin müzik aracılığıyla kaynaşmasını amaçlayan programda, İstanbul ve New York'tan bir grup lise öğrencisi, eş zamanlı olarak iki ülkenin müziklerini dinlediler ve bilgi paylaşımında bulundular.

New York'tan 350, İstanbul'dan 300 olmak üzere toplam 650 öğrencinin, karşılıklı bir müzik deneyimi ve kültürel değişim etkinliğini paylaştıkları programı, İstanbul'da Jülide Ateş ile yardımcısı Misty Tolle, New York'ta Russell Granet ile David Beach sundu.

Johnson, Nisan 2009'da Türk müzisyenlerin New York'a, Amerikalı müzisyenlerin de İstanbul'a gideceklerini, Mayıs ayında ise Türk öğretmenlerin New York'a bir haftalığına yeniden geleceklerini belirterek, “Umarız bu paylaşım hayat boyu sürer” dedi.


Kaynak:Hürriyet

EN YENİLER....

Hale Caneroğlu...

Avrupa yakasındaki halinden pek de bir farkı yok Hale Caneroğlu’nun...

Bıcır bıcır yerinde duramayan on parmağında on marifet tam bir televizyon insanı...

Sahnede izlemek de kısmet oldu...
Bu kadar mı güzel enerji dağıtılır, bu kadar mı doğal ve içten olunur...

Beyaz show daki hali, anlattıkları, beyazın köpeğine aldığı kemikleri: ))

Amerika’da boya yapmak karşılığında aldığı müzik dersleri....

Peki caz ile bağlantısı ne ola ki...

Hale Caneroğlu her ay Beyoğlu Hayal Kahvesinde sahne almakta...
Caz , rock ve pop ağırlıklı harika bir repertuvarı var...

Bir caz dinleyicisi olarak söyleyebilirim ki sesi caz müziğine çok yakışıyor ve kendisi caz konusunda yolun başındayım desede bence yolun yarısı çoktan aşılmış durumda...

Çok yakında pop ağırlıklı bir albüm çıkaracak olan nam-ı değer yaprak peynircioğlu: )
daha uzun süre bu işin içinde olacağının sinyalini veriyor...

Meraklısına yarın saat 22:00 de Beyoğlu Hayal Kahvesinde....

Biletler Biletixte satışta....
Ücret: 20 YTL...

Swing Jazz

Swing, 1920'li yılların sonlarına doğru gelişmeye başlamış ve 40'ların ortalarına kadar da etkisini sürdürmüştür.

Bu dönem müzisyenleri müziklerine rahatlık hissi ve çok sıkı olmayan bir ritim anlayışı katmış, sekizlik nota kalıbını kullanmışlardır. Bütün bunlar da 'swing hissi' ni karakterize eden önemli unsurlardır.

Dönemin eserlerinin çoğu orkestralar tarafından icra edildiğinden swing dönemi aynı zamanda caz orkestralarının 'altın çağı' olarak da düşünülebilir. Ritmik yapısından ötürü bu müzik pek çok dansçıyı da kendine çekmiştir...

Jazz Müzik Türleri

Jazz müziği 100 yılı aşkın tarihi içinde çok farklı alttürler geliştirmiştir.

Günümüzde de sürekli değişik açılımlara doğru giden caz müzisyenleri türlerarası geçişlere, kültürlerarası müzikal deneylere girişmektedir ancak ana hatları ile ve kronolojik olarak türleri ele almak istersek şöyle bir liste ile karşılaşırız:

Swing
Bebop
Cool Caz
Hard Bop
Free Caz
Caz Rock Fusion

Jazz Neden New Orleans'da Ortaya Çıktı?

New Orleans Jazz müziğinin ortaya çıkması için ideal bir yerdi. Mississippi Nehri'nin ağzının yakınında olan New Orleans Amerika için gelişmekte olan bir ticaret yoluydu ve bu nedenle o zamanlar ticaretin merkeziydi.

Ticari öneminin yanısıra bir liman şehri olduğu için buraya dünyanın heryerinden insanlar geliyordu ve New Orleans günden güne kozmopolitik bir yerleşim merkezi şeklini alıyordu. Bu kadar renkli bir yerin eğlence hayatı da çok renkliydi.

New Orleans'ta birçok bar vardı ve bu barlarda sık sık dans partileri yapılıyordu.
New Orleans' taki bu yoğun eğlence hayatının sonucu olarak, bölgedeki müzisyenlere birçok iş imkanı doğuyordu. Bu dönemde canlı müziğe çok büyük bir istek vardı ve yeniliklere olan ihtiyaç devam ediyordu.

Bu istek ve ihtiyaçlar müzisyenlerin yeni stiller yaratmalarına neden oldu. Müzisyenler değişik ve garip yaklaşımları harmanladılar, gözden geçirip yeniden düzenlediler. Bu gelişmeler Jazz'ın ortaya çıkışında büyük rol oynadı.

Jazz Müzik Nasıl mı Geldi Günümüze ?

Caz (Jazz) müziği her ne kadar 1880' lerde New Orleans'ta gelişmeye başladıysa da aslen kökeni Afrika' dır.

Sömürgenin yaygın olduğu dönemlerde Amerika'ya getirilen siyahlar buraya kendi kültürel müziklerini de getirmişlerdir. Burada köle olarak çalışırken tarlalarda söyledikleri şarkılar cazın temeli olmuş ve 1920'lerin başında New York, Los Angeles ve Chicago'da yapılan kayıtlarla son şeklini aldı.

O zamanlar birçok değişik akım cazın ortaya çıkışında yol gösterici olmuştur. Bunlardan biri melodilerin ve akorların eşliğinde simgesel olarak özgürlüğe kavuşma çabalarıydı. Bu akım bugün doğaçlama olarak tanımladığımız olaya liderlik etmiştir.

Bir diğeri ise, siyahi Amerikalıların yarattığı blues ve ragtime gibi müzik türleriydi.Caz müziğinin neden ve nasıl Amerika'da ortaya çıktığını ve bu kadar farklı türde müziğin nasıl biraraya geldiğini anlayabilmek için, Afrikalıların kölelik Amerika'sındaki yaşamlarına göz atmamız gerekir.

Afrikalı köleler Amerika'ya getirildikleri zaman yanlarına müzik aletlerini almalarına izin verilmemişti. Ama onlar müzikal zevklerini ve geleneklerini yanlarına almışlardı. Afrikalıların yüzyıllar önce yaptığı bu hareket, Avrupa müziğinin neden Afrika kökenli Amerikalılar tarafından çalındığında daha farklı duyulduğunu biraz da olsa anlamamıza yardımcı olabilir.

Örneğin bazı köleler Avrupa kökenli kilise müziklerini, yöresel müzikleri ve dans müziklerini kendi müzik zevk ve geleneklerine uyacak şekilde değiştirdiler. Onların çocukları da atalarının müzikteki bu davalarının peşinden gittiler. Böylelikle bu müziksel tercih nesilden nesile devam etti.